Zihnimiz Düşünemez Hale Nasıl Geliyor? Zihni Açmak yazımızda çocukların zihinlerini nasıl açacağınızı, stresin yol açtığı olumsuz durumları, beynin iki önemli bölgesini ve donan zihni açmayı yazdık.
Zihnimiz Düşünemez Hale Nasıl Geliyor?
Eğitim sisteminin sürekli değişmesi ve ekonomik dalgalanmaların değişkenliği milyonlarca insanı gelecek endişesine sevk ediyor. Korku ile beslenen manipülatif sistemde, zihinler düşünemez hale gelip çözüm üretemez. Bu şekilde serbest düşüncenin önü tıkanmış olur. Beynin yapısına uygun yönlendirmeler ile bu sorunun çözümü sağlanabilir.
Uzmanlar tarafından insan beyni üzerine yapılan çalışmalar son yıllarda dikkat çekiyor. Çalışmalara göre, beyin ve zekanın sürekli bir değişim içinde olduğu görülmektedir. Beyinde gerçekleşen bu değişim kimi zaman bir gelişme olurken kimi zamanda gerileme şeklinde oluyor. Özellikle çocukların beyin ve zeka gelişimi için eğitimin başlangıç yeri olan evde, ebeveynlere ve eğitimcilere çok iş düşüyor.
Beynin Kısımları
Beynimiz hala sırrı çözülemeyen ince kıvrımlardan oluşmaktadır. Kabaca iki temel kısma bakalım. Bunlardan birincisi yüzyıllardan beri süregelen, beynimizin savunma mekanizması kısmı; kaçma-korkma-saldırma bölgesidir. Bu bölüm tam bir radar gibi çalışır. Bu radar dedektörü, bulunduğu ortama “Korkulacak bir tehdit var mı, sakınılacak bir durum hissediliyor mu, kaçmak veya saldırmak gerekiyor mu?” gibi sinyaller göndererek muhtelif seslerle beynimize ikaz gönderir.
İkinci beyin bölgesi ise eşref-i mahlukat olan insanı mükerrem yapan düşünce bölgesidir. Bu düşünce merkezi korteks, kırımlı bir yapıdan oluşur. Bazı hayvan türlerinde bir miktar olsa da en gelişmişi insanda bulunmaktadır. İnsanı insan yapan beyin bölgesi burasıdır. İnsanın iyinin ve doğru olanın ayrımına varmasını, güzellikleri görmesini, muhakeme kabiliyetine sahip olmasını, seçim yapmasını, karar vermesini, anlamlandırmasını, öğrenmesini ve gelişmesini bu bölge sağlamaktadır.
Beynin Hangi Bölgesine Sesleniyorsun?
Eğer insan korku içerisindeyse, bütün vücut sadece korkma, kaçma, saldırma bölgesinde kan pompalar. Bu durumda gelişme, öğrenme ve anlama bölgesine kan gönderme işlemi kesilir. Bu şekilde vücudumuz hayatta kalmaya çalışır. Günümüzde buna aşırı stres deriz. Aşırı stres, insan gelişimi ve öğrenimi önünde duran en büyük engeldir. Bu durumda akla gelen ilk soru, “Biz şu an çocuğumuzun hangi beyin bölgesine hitap ediyoruz?” “Kaçmalı mıyım, saldırmalı mıyım diye bakan savunma bölgesine mi, yoksa düşünmeye, anlamaya, öğrenmeye ve gelişmeye açık olan düşünme bölgesine mi“
Günlük hayatta pek çok duyulan ikaz cümlelerine bakalım. “Oraya çıkma bak düşersin, şimdi sana kızacaklar, bunu yaparsan çevrendeki kimse seni sevmez, ne kadar pis diyecekler, onu elleme kırarsın, dikkat et dökersin, 100 almazsan gözüme görünme, bu defa kazanamazsan başka şansın yok, seni kimse insan yerine koymaz, o bölümü okursan iş bulamazsın.” gibi birçok uyarıyla karşılaşılmıştır. Bu tür cümlelerin hepsi stresi tetikleyici korku cümleleridir. Bunları ve benzerlerini kullanmamak daha doğru olacaktır.
Nasıl bir yol izlemeli?
Beynin düşünce bölgesi harekete geçirilmek isteniyorsa, her durumu neden-sonuç ilişkisi çerçevesinde ele almalısınız. Mesela, “Kitap okumazsan başarılı olamazsın.” yerine “Kitaplar birçok şeyi öğrenmeyi sağlıyor, edindiğimiz yeni bilgilerle hayatı daha kolay anlamlandırabiliyoruz, olayları daha iyi kavrayabiliyoruz.” gibi cümleler kurabiliriz. “Peki, sen bu konuda ne düşünüyorsun, sence neden böyle oluyor?” gibi sorularla beynin düşünmesi sağlanabilir. Bu şekilde beynimizin muhakeme gücünün gelişmesine katkıda bulunabiliriz.
Zihnimiz Nasıl Donar?
Yapılan araştırmalara göre, düşünme, anlama, öğrenme bölgesine hitap edilmiş çocukların; panikletilmiş, korkutulmuş çocuklara göre daha başarılı, sağlıklı, güçlü ve mutlu bir hayat sürdüğü belirtilmektedir. Devamlı korkudan beslenen ve korku ile süslenen medya ve TV, çocukların ve gençlerin düşünme bölgelerini adeta dondurabiliyor. Reflekslere tepki vermeyen neslin zihin yapıları bu şekilde şekil aldırılıyor. Geleceğe sağlıklı nesiller bırakmak adına çocuklara ve öğrencilere mesajları, onları panikletecek şekilde değil, anlamasını ve idrak etmesini sağlayacak şekilde iletmek gerekiyor. Zihinler bu şekilde açılacaktır. Öğrenmeye açık beyin her şeyi daha doğru anlayacak ve insanı korkutmaya çalışan her çeşit şeye karşı daha akılcı çözümler üretebilecektir.
Zihnimiz Düşünemez Hale Nasıl Geliyor? Zihni Açmak-İnsan ve Hayat Dergisi‘nden yardım alınmıştır.