Mimarlığın Bize Kattıkları

Mimarlığın Bize Kattıkları yazımızda mimarlık nedir, mimarların yapmış olduğu binaların ve eserlerin hayatımıza ne gibi katkıları olduğunu yazdık.

Mimarlığın Bize Kattıkları

Mimarlık, insanın olduğu ve barınma ihtiyacı duyduğu her an vardır. Yaşayabileceği bir sığınma yeri yapmak için kendine ev inşa etmesi kendince bir mimari eserdir. Yerleşik hayata ve şehirleşmiş hayatın bir gereksinimi olarak herkes bir oturma yeri ister. Hayatının yarısını burada geçirir. Bu yüzden yapılan binalar çok önemlidir. Dolayısıyla insanın ve hayatın olduğu her yerde mimarlık olmak zorundadır. Mimarlığın hayatınıza nitelik kazandırması gerekir. Yaşamınıza kolaylık getiren yapıların ortaya çıkmasını sağlaması gerekir. İyi mimari yapılar bunları sağlar.

Mimarlık işini yapan mimarlar, günümüz şartlarının gerektirdiği ihtiyaçlar doğrultusunda mimari eserler yapmalıdır. Yaşamdan aldığı esinlenmeyle kendine mimari bir kazanılım yaparsa ortaya mimarlığın eşsiz güzellikte ki eserleri çıkar. Mimar işini yaparken kişilerle diyalog kurması gerekir. Tüm ihtiyaçlarını kendisi belirleyemez. İyi bir gözlemleme ışığında doğru yapılar ortaya çıkartabilir. Şuan ki eğitimlerde kalıplaşmış sistemler öğretildiği için çoğunlukla tek düze yapılar oluşturuluyor. Normalde evi yapacağı kişiyle sohbet etmesi ihtiyaçlarına göre bir ev tasarlaması gerekir. Fakat evi kendi bildiği gibi yapıyor, bu da ilerde sorunlara neden oluyor.

Mimarlığın Bize Kattıkları-Şehircilik Mimarisi

Şehirlerde çoğunlukla büyük yapılar yapılıyor. Mimarlardan büyük avmler, büyük binalar, devlet daireleri gibi devasa yapılar yapılması isteniyor. Şehirler büyüdükçe artık mimarlardan kenti planlamaları isteniyor. Mimar Sinan gibi usta mimarlar ülkemize bir çok dev eser bırakmıştır. Şuan ki mimarlardan şehirleri beton yığınlarıyla doldurmalarını büyük bir alanı kaplayacak yapılar planlamalarını istiyorlar. Doldurabildiği kadar yer kalmayacak kadar binalar yapılmasını istiyorlar. Mimarlardan bir çok şey yapmaları isteniyor.

Mimarlığın İçeriği

Mimarların aldığı eğitim iki kısımdan oluşuyor. 1.si matematik hesaplamalar kullanılarak binanın sağlam temeller üzerine kurulması sağlanır, 2.si ise insanın ihtiyacına göre yeni teknolojiyi kullanarak binaları oluşturma kısmıdır. Görsel zevke ve kullanıma uygun olarak tasarlanması gerekir. Eski tek düze binalardan şuan karmaşık ve gelişmiş binaların yapımına gelmiş bulunmaktayız. Bu binaların insanların kullanımına uyması ve tüm ihtiyaçlara cevap verebilecek türde yapılması mimardan beklenen bir durumdur. Mimarların her zaman gelişen teknolojiyi kendi yaptığı binalara entegre etmesi istenir.

Mimarların Yapılarda Kendilerini Göstermesi

Çoğu zengin, zenginliklerini göstermek için muhteşem ve göz kamaştırıcı binaları yaptırır. Bu bir kuralmış gibi benimsenmiştir. Diğer insanlar da bu yapıların muhteşemliğine hayran kalır. Bu mimari yapılar işin abartı kısmını oluşturuyor, zaruri yapıların yapılmasıyla alakası yoktur. Yapılan her iyi yapı diğer yapıları da etkilediği için, mimarların yapacağı yapıyı iyi çizmesi ve tasarlaması gerekir. Bura da mimarların içinde bir yarışın olduğu gerçeğini bilmeliyiz. Her mimarın kendini gösterebileceği ve kendinden kesitler sunacağı bir eser ortaya koyması gerekir. Bunu da içinde hisseder ve yapıyı oluşturma isteği onda can bulur.

Star Mimarların Oluşması

1980 yıllarında başlayan Amerika’da yapılan yatırımlar ile yüksek ve ihtişamlı binalar yapılmaya başlandı. Bu binaları kabiliyetli mimarlara yaptırdılar. Modern dönemlerde binanın ifade gücü önemliyken, şimdiki yıllarda görsellik önem kazanmıştır. Medyanın ilgisi ve alakasıyla mimarların daha gösterişli binalar yapmasına katkı sağladı. Popülerliği görsellikle bağdaştırıp iyi mimar iyi görselliği olan ve büyük yapılar yapan kişidir tanımını ortaya çıkardılar. İş merkezlerini de devasa gökdelenler kurdurarak karşıladılar. Zenginlerde bu yapıları, popüler olan Star mimarlara yaptırdılar. Modern mimarlığın, şehir hayatına dönüşmesi yüksek binaların ortaya çıkmasıyla gerçekleşti. Aile konutları yerini, yüksek yapılara bıraktı. Yerden tasarruf edelim derken gökdelenlerle oluşturulan bir şehirle yaşamak zorunda kaldık. Geleneksel binaların yapımı azaldı, modernizmin getirdiği soğuk ve yalnız kişilikli binaların yapımı artmış oldu. İnsanların sosyalliği de böylece yavaştan koparılmış oldu.

Kentsel Dönüşümün Getirdikleri

Ülkemizde kentsel dönüşümle birlikte çok sayıda bina yıkılıp yerine çok katlı daha konforlu ve teknolojik yapılar yapılıyor. Bu yapılarda oturmaya başlayan aileler ve kişiler, önceki yaşamlarından daha farklı bir yaşam tarzına geçiş yapmış oluyor. Çoğunlukla çok katlı binalar ve oluşturulan sitelerde yaşamını devam ettirmek zorunda kalıyorlar. Mimarlardan bu göre binalar yapmaları isteniyor. Çok fazla kişinin yaşadığı sağlam temeller üzerine kurulu ve depreme dayanıklı binalar yapıyorlar. Mimarların gündelik hayata ne kadar katkısı olur yaptığım yapı diye düşünerek yapacağı yapıyı tasarlaması gerekir. Sırf çok kazandırsın diye yapmamalıdır.

Mimarlığın Bize Kattıkları.