Tıbbi Ekoloji ve Hidroklimatoloji Nedir? yazımızda Tıbbi Ekoloji ve Hidroklimatoloji bölümünün hangi alanda uzmanlaştığını, kaplıcaların vücut üzerindeki yararını ve tedavi şekillerini yazdık.
Tıbbi Ekoloji ve Hidroklimatoloji
Kas iskelet sistemi hastalıklarını, kaplıca modariteleri ile tedavi eden uzmanlık dalıdır. Bu bölümde çalışacak doktorlar TUS sınavı ile girebilmektedir. Tıbbi Ekoloji ve Hidroklimatoloji nadir bölümler arasında yer almaktadır. Bölümünün uzmanlığı İstanbul Tıp Fakültesi‘nde verilmektedir. Türkiye’de şunda 20’ye yakın bu dalda uzmanlığı olan doktor hizmet vermektedir. Kireçlenme, fibromiyalji, iltihaplı romatizmal hastalıklarda hastaların fonksiyonlarını devam ettirebilmeleri için çeşitli tedaviler uygulanmaktadır. Uzman doktorlar hastaya rapor çıkartıp kaplıcalara gitmesini sağlamaktadır. Kaplıca masraflarının bir kısmını bu durumda sigorta karşılamaktadır. Ayrıca hastanelerde tıbbi çamur tedavisi uygulanmaktadır. İstanbul Erenköy’de bulunan devlet hastanesinde ücretsiz çamur tedavisi yaptırılabilmektedir. İstanbul dışında Ankara ve Bursa’daki hastanelerde de çamur tedavisi yapılabilmektedir.
Kaplıca Sisteminin Yararı
Kaplıcalar geçmişten bugüne insanların tedavi olmasına katkı sağlamaktadır. Kaplıcalar hamam ve sağlık açısından kullanılmaktadır. Çoğunlukla insanların tavsiyeleri üzerine kaplıcalara gidilmektedir. Ülkemizin birçok yerinde termal kaynaklar bulunmaktadır. Şifalı sular hastalıkların tedavisi için kullanılmaktadır. Uzman doktorlar hastaların kaç doz kaplıca alması gerektiğini, ne kadar içinde kalması gerektiğini, farklı kaplıca sularının değerlerini ve özelliklerini, daha yararlı olan kaplıcaları hastaya belirtmektedir. Bilimsel alanda çalışmaları sürekli kaplıca yönündedir.
Kaplıca Suyunun Banyo Suyundan Farkı
Kaplıca suyu mineralli sudur. Yerden çıkarken sıcak olarak çıkması da ayrı bir özelliğidir. Mineral özelliği ve sıcak oluşu insan vücudunda bir takım olumlu etkiler sağlamaktadır. 15 gün boyunca her gün 20 dakika kadar, kireçlenmesi ve kronik kemik rahatsızlığı olan hastalara tedavi olarak verilmektedir. Bilimsel olarak da faydası incelenmiş ve kanıtlanmış tedavilerdir. Kısa süreli gidilen kaplıca ziyaretlerinde tedaviye pek bir etkisi yoktur. Uzun süreli kaplıca tedavisi görülmelidir. Kaplıca tedavisinin etkili olabilmesi için istikrarlı bir şekilde 15-21 gün arası her gün 20 dakika kadar kaplıca suyuna girilmelidir. Kaplıca suyunun ortalama ısısı 34-35 derece olmalıdır. Termal kaplıcalarda bulunan soğutma sistemleri ile kaynağından çıkan mineralli su biraz soğutularak insanların faydalanabileceği seviyeye getirilmektedir. Suyun buharı da akciğeri yumuşatarak balgamın öksürük şeklinde dışarı çıkmasını sağlamaktadır.
Kaplıcalarda Dikkat Edilmesi Gerekenler
İnsanların çok sıcak suya girmemeleri tavsiye edilmektedir. Su ılık olsa bile kaplıcanın faydası görülmektedir. 20 dakikadan fazla sıcak suda kalınmaması tavsiye edilmektedir. Çok sıcak ve uzun süre suyun içinde kalmalarda tansiyon, baş dönmesi ve şuur kaybı oluşabilmektedir. Suyun kendisinden başka su ilave edilmemelidir. Minerallerin dengede tutulması şifası için önemlidir.
Tıbbi Ekoloji ve Hidroklimatoloji Uzmanı-Uzman Doktor Mehmet Fırat Satak’ın videosundan yardım alınmıştır.