Buğday Tohumu Üretimi ve Hibrit Tohum Hakkında Röportaj yazımızda Türkiye’nin buğday tohumu üretimi hakkında bilgiler, hibrit buğdayların ilk üretilme yeri ve ürün geliştirme mühendisi Hilmi Selimoğlu’nun hibrit tohumlar konusunda bilgilerini yazdık.
Türkiye’de Buğday Tohumu Üretimi
Ülkemizde Buğday Yetersiz Kalıyor
Türkiye’de 232 farklı buğday çeşidi üretilmektedir. Bu buğdayların %42’si eski türlerdendir. Toplam buğday üretiminin %65’ini ise 15 çeşidi karşılıyor. Rakamlar fazla olmasa da ıslah edilen birçok çeşit, ülke ve pazarın ihtiyacını giderememektedir. 500 bin tona yakın sertifikalı buğday tohumu üretilirken, yerlilik oranı ise %74.72’de kalmıştır. Yani üretimde kullanılan 232 çeşidin 142’si yerli, 90’ı da yabancı tohumlardan oluşmaktadır.
Türkiye’de her yıl 540 bin ton buğday tohumluğu kullanılması gerekmektedir. Buğday kendi kendine döllenen bir bitkidir. Ekilen tohumlukların 3 yılda bir sertifikalı tohumluklarla yenilenmesi, üreticinin maliyetini artırıyor. Buğday ıslah çalışmalarının yetersiz kalması nedeniyle ülkemiz buğday ithalatı yapmak zorunda kalmaktadır.
Fransa Hibrit Buğdayları Üretti
Hibrit buğday alanında ilk çalışmalar 1993 yılında Fransa’da başladı. 2003-2004 yıllarında ise ilk hibrit buğday tohumlarının satışı Fransa, Almanya ve İngiltere’de yapıldı. Hibrit buğday, Fransalı Croisor şirketinin bulduğu “Sintofen” hormonuyla üretildi. Hibrit tohum üretim izni sadece bu şirkete verilince diğer Avrupa ülkeleri tohumlarını buradan almak zorunda kaldı. Hibrit teknolojisinin buğdayda uygulanması zordur. Buğday konusunda “sertifikasız tohumlara tarım desteği verilmeyecek” denmesi, problemler yaşanmasına neden olmaktadır. Anadolu’da yüzyıllardır ıslah edilerek getirilen değerli buğdayların bir iki firma tarafından sertifikalanma ihtimali çiftçileri endişelendirmektedir.
Hasel Tarım/Eastern Seeds Ürün Geliştirme Mühendisi Hilmi Selimoğlu Röportajı
Yurt dışından tohum gelmiyor deniyor. Bu durumu biraz yorumlar mısınız?
Günümüzde Türkiye’de özel sektör ve kamu aracılığıyla hem tohum üretimi hem de ıslah çalışmaları yapılıyor. Bu duruma rağmen hala dünyanın farklı bölgelerinden tohumlar ülkeye gelmeye devam ediyor. Şu anda yerli firmalar ülke tohum ihtiyacının %75’ini karşılamaktadır. Ancak şuan yerli ülkemizde yüzde yüz yerli tohum ıslahı ve üretimi yapanların payı yüzde bir, iki civarındadır. Bu nedenle Türkiye tohum ithalatına her yıl ortalama 1 milyar 200 milyon TL ödemektedir.
Tohum sektöründe firma olarak büyükler, küçükler ayırımı var mı? Sektörü tekeline almaya çalışanlar oluyor mu?
Tekel çalışmaları elbette var. Bugün dünya genelinde büyük tohum firmalarının çoğu birleşmeye gidiyor. Birleşmeyenler ise diğer büyük firmalar tarafından satın alınıyor. Büyük firmalar tekelleşerek küçük firmaları yok ediyor. Zaten baktığınızda küçük firmalar piyasada onlarla mücadele edemiyor.
Yerli ve yabancı tohum arasındaki fark
Yerli veya yabancı tohumda önemli olan, tohum ıslah yapılırken o tohumun ana-babasından istenilen özelliklerin aktarılabilmesidir. Bir ıslah çalışması yapılırken genellikle bütün firmaların dikkat ettiği 3 ana faktör vardır.
- Birincisi üreticilerin istediği,
- İkincisi aracıların istediği,
- Üçüncüsü de tüketicilerin istediği.
Üreticiler için üretirken hastalığa dayanıklı ve verimli olan çeşitler elde edilmeye çalışılır. Aracılar için üretimde yola dayanıklı olan çeşitler ön planda tutulur. Ürün hakkında son kararı veren tüketiciler için ise lezzetli ve aromalı çeşitler elde edilmeye çalışılır. Sonuç olarak yerli veya yabancı tohum arasındaki farktan ziyade bu üç ana faktörü sağlayabilen tohumlar piyasa rağbet görür.
Gen Havuzları Nasıl Oluşturuluyor?
Her firmanın, özellikle de eski ve köklü firmaların kendi ıslah hatları vardır. Yeni kurulan firmalarda mutlaka saf hat elde etmeye çalışırlar. Bunu yapmaya mecburdurlar. Hibrit tohum elde etmenin yolu budur. Domatese bakalım. Önce ana-baba genleri üzerinde transfer yapılıyor. Mesela, bir tane domates türünün özelliği çok kırmızı olması, diğerinin özelliği de verimli olması. Bu iki domates türünden alınan dişi ve erkek melezleniyor. Böylece ortaya hem kırmızılığı fazla hem de verimi yüksek bir domates türü çıkıyor.
Çalıştığınız firma, ilk tohumlarını nereden tedarik ediyor?
Firmamız İran merkezli bir firma ve tohumlar da oradan geliyor. Gelen tohumları Türkiye’deki ıslah merkezine alıyor, ıslah çalışmalarına başlıyoruz. Yerine göre, ıslah çalışması yapan farklı firmalardan da tohum alınıyor. Onların tohumu ile bizdekini melezleyip farklı özelliklerde hibrit tohum üretimi yapıyoruz.
Hibrit tohum ıslah çalışmaları için kaç kişilik bir ekip ve hangi alanlarda uzman kişiler gerekiyor?
Uzman alanlar olarak, tarımsal biyoteknoloji, genetik bilimi gibi alanlarda eğitim almış kişiler çalışmaktadır. Firmada bu özelliklerde 20 kadar kıdemli personel bulunmaktadır.
İstenilen Özellikteki Bir Hibrit Tohumun Ortaya Çıkması Ne Kadar Zaman Alıyor?
İstenilen özelliklere sahip tohum elde edilmesi uzun süre, yeterli donanım ve bilgiye sahip teknik ekip, yüksek maliyet ve pek çok riski barındırır. Klasik yöntemler ile yürütülen melezleme çalışmaları 10 yıl gibi bir sürede tamamlanabilmektedir. Modern yöntemler kullanılarak bu süre 5 yıla indirilmektedir. Bu nedenle dünyada ve ülkemizde bilimsel ve teknolojik çalışmalara ağırlık verilmelidir. Laboratuvar ortamında bu süreleri olabildiğince kısa tutarak, istenilen özelliklere sahip yeni çeşitleri geliştirmek amacıyla modern yöntemler önem kazanmıştır. Zaten tohum sektörünün lider firmaları modern yöntemleri kullanmaktadır. Ayrıca piyasa şartlarında istenilen özellikler sürekli değişken olduğu için tohum sektörü canlılığını korumaktadır. Tohum sektörü yatırımcısına kazandırmaya devam edecektir.
Buğday Tohumu Üretimi ve Hibrit Tohum Hakkında Röportaj-Kaynak: İnsan ve Hayat Dergisi‘nden yardım alınmıştır.