Televizyon Bağımlılığını Anlamak yazımızda aşağıda yazılı maddelerden çoğu sizde bulunuyorsa televizyon bağımlısı olmuşsunuz demektir, televizyonun rahatlama duygusunu öne çıkartması ve yeni neslin televizyon ile şekillenmeye devam etmesini yazdık.
Televizyon Bağımlılığını Anlamak
- Eve gelince ilk iş olarak televizyon açılır.
- Yemekler sürekli olarak televizyon karşısında yenir.
- Bir televizyon programını kaçırmamak için arkadaşlarınız ile yada aileniz ile buluşmayı reddediyorsanız ve telefonları açmıyorsanız.
- Bir çok dizinin ve programın kanalını, başlama gününü ve saatini söyleyebiliyorsanız.
- Televizyon izlerken size bir şey söylemeye çalışan veya yüksek ses ile konuşan insanlara sinir oluyorsanız.
- Televizyon programını izledikten sonra iş ortamında veya sohbet ortamlarında izlediğiniz şeylerden sürekli olarak bahsediyorsanız televizyon bağımlısı olmuşsunuzdur.
Televizyon Rahatlama Duygusunu Öne Çıkartıyor
Televizyon karşısında rahatlama duygusu hızlı gelişmektedir. İnsanı hızla uyuşturan ve kendinden geçiren televizyon, kısa zamanda tutkuya ve şartlanmaya dönüşür. Televizyon bağımlısı olan kişi, eğer televizyon izlemez ise huzursuzluk ve saldırganlık göstermeye başlar. Bu durum rahatlamanın 5 katıdır. İzlerken rahatlatıyor, fakat sonrasında huzursuzluk vermeye başlıyor. Psikolojik olarak TV izlemeyi bir rahatlık olarak görenler, büyük bir paradoks yaşamaktadır. Psikologlar televizyonu “işsiz rahatlık” olarak tanımlamaktadır. Bu konuda asıl soru, insanlar zamanı boş olduğu için mi, yoksa zaman ayırdığı için mi TV izliyor? Bu sorunun cevabını anlamak için TV’nin fişini çekmeli ve sonuçlarını görmelisiniz. 1 haftalık bir süreç boyunca TV izlememenin size neler kaybettirdiğini(sanmıyorum) ve neler kazandırdığını düşünün. Zamanınızı daha iyi şeyler yapmaya ayırabilirsiniz.
Gelecek Nesilleri Şekillendirmede Televizyonun Büyük Etkisi
Evde televizyon izlenirken, ailenin hiç sesi çıkmaz. Aile üyeleri dikkatli bir şekilde televizyondaki dizi veya programı izler. Televizyonun sesi tüm evi kaplar ve aile üyelerinin sesi artık çıkmaz. Erkekler haberler ve spor programları, kadınlar; dizi, gençler; futbol, çocuklar; çizgi filmler ile televizyona bağlanır. Hayattan çekilip alınırlar. Televizyonun bedava olması her zaman izlenilmesi gerekliliğini göstermemektedir. İnsanlar kötülüklerden uzak durmaya çalışırken, televizyonda olan gerçek veya rol olan kötülüklerin eve girmesine izin vermemelidir. Televizyon bir virüs gibi ailelere yayılmıştır. Dünyadaki bütün çocuklar ve gelecek nesiller televizyonun şekillendirdiği bir sistemde ilerleyecektir.
Televizyonun hipnoz edici gücünün büyüklüğünü tüm uzmanlar kabul etmektedir. Uzmanların en büyük tavsiyesi ise televizyonu bir elektronik çocuk bakıcısı olarak kullanmamanızdır. TV’nin sadece bir eşya olarak kalması ve evin kontrolünün aile büyüklerin de olması gerekir. En büyük cesaret ise TV’yi evden sonsuza kadar uzaklaştırmaktır. Televizyondan uzaklaşarak bir şeyi isteyerek başarmanın keyfini hemen yaşayabilirsiniz. Bu karar tamamen irade kuvvetine bağlıdır.
Televizyon Bağımlılığını Anlamak-İnsan ve Hayat Dergisi‘nden yardım alınmıştır.