Mutluluğu Çok Şey Sahip Olmada Aramamalı
Mutluluğu Çok Şey Sahip Olmada Aramamalı yazımızda mutluluk duygusunu az şeylerimiz olunca da yaşadığımız ve her zaman çok şeyimiz olduğunda mutlu olmadığımız gerçeğiyle alakalı yazdık.
Mutluluğu Çok Şey Sahip Olmada Aramamalı-Az ile Yetinmek
“Aza kanaat etmeyen çoğu bulamaz” demiş atalarımız. Bu sözden yola çıkarsak az bir mal ile ihtiyaçlarını giderebilmek ve bununla mutlu olabilmek bizim için çok büyük bir mutluluk kaynağıdır. İllede çok mala sahip olmak mutlu ve mesut bir hayatınızın olduğunu göstermez. Ne kadar malın olursa o kadar dert edeceğin şeylerin olur. Azla yetinip mutluluğu buradan da çıkartabiliriz. Bu dünyada en güzel olanın peşine düşmek mantıksızdır, çünkü öyle bir dünya maalesef bulamazsınız. Bu yaşadığımız dünya imtihan dünyasıdır ve gerçeklerle yaşama zorunluluğumuz vardır. Diğer insanlara ne kadar katkı yaparsak o kadar karımızadır. Ahirete giderken elimizde ve avucumuzda bir şeylerin olması gerekir yoksa orada mahcup kalırız. Biz bu dünyada elimizden geldiği kadar çapa sarf edip, hayatımıza devam etmeliyiz. Kısmetimizde ne kadar şey varsa o kadarıyla yaşamalıyız. Diğer insanların haklarına el atmamalıyız. Kul hakkının ne kadar önemli olduğunu ve Allah(c.c)’ın affetmeyeceğini biliyoruz.
Mutluluğu Çok Şey Sahip Olmada Aramamalı-Her şeye Sahip Olmak
Şuan ki toplumlarda bir tüketim hastalığı baş göstermektedir. Bu tüketim insanların geçici mutluluğu yakalayabilmesi için sürekli bir şeyler almasına neden oluyor. En çok benim olmalı gibi bir düşünce asla sizi tam anlamıyla mutluluğa götürmeyecektir. İnsanlar her zaman daha fazlasıyla mutlu olabileceğine inandığı için daha fazla şeye sahip olmak istiyor. Paylaşmanın güzelliğini unutuyorlar. Afrika gibi ülkeler batılı ülkelerin çok şey sahip olma isteği nedeniyle açlıkla yaşıyorlar. Ama yanlarına gittiğiniz de elinde olan ufak bir parça ekmeği bile sizinle paylaşırlar. İşte mutluluk onun için bu kadar ufak bir şeyden ibarettir. İnsanın gözünü sadece kara toprak doyuracağı için, kendimizi frenlemeliyiz. Azla yetinip mutluluğu öğrenmeliyiz. Çok şeye sahip olmayla mutlu olacağınızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Daha fazla daha fazla diye diye bir bakmışsınız ömrünüz bitmiş ve diğer tarafa ne götüreceğiniz belli değil. Ahireti umursamayanlar çoğunlukla böyle bir tutum içerisinde olur. Bu aç gözlülük çok tehlikelidir ve insanı çok değişik bir yaratık haline getirir.
Reklamların Tüketime Etkisi
Bir şeyler satın aldığınızda kendinizi mutlu hissedersiniz, fakat derinlerde hissettiğiniz hep bir neye ihtiyacım varsa onu aldım ve rahatladım. Bu ihtiyaçlarınız asla bitmez. Sürekli kendinize bir ihtiyaç üretirsiniz. Ne kadar az eşyanız olursa o kadar mutlu olursunuz. Buradan bu sonucu çıkarmak en kolayıdır. Sosyal yaşamda olan reklamlar bize hep daha fazla şey almamızı emreder. Kendimizi almış olduğumuz eşyalarla tanıtma yoluna iter, karakterimizin nasıl olduğuyla değil. İnsanı gösteren kıyafetidir, ilk izlenimlerde her zaman kıyafetlere vurgu yapılır. Sürekli olarak dış görünüme vurgu yapılarak daha fazla şey almanıza neden olurlar. Toplum artık insanları dış görünüşleriyle yargılar hale geliyor bu da daha fazla bir şeyler almanıza neden oluyor. Mutlu oluyor musunuz sanmıyorum. Ekonomik gücü olanların nereye kadar dayanabileceği bilinmez, diğer taraftan ekonomik gücü olmayanlarda ise psikolojik çöküntü başlar. Tabi bunlar bir şeyler satın almalıyım düşüncesinde olanların yaşadığı sorunlardır.
Açgözlülük
İnsanlar sahip olamadıklarını ister. Şuan da sahip oldukları başkalarının sahip olamadıkları şeyler olabilir. Bu kısmı düşünmek aklına gelmez. Dünyanın bir çok yerinde senin sahip olduğun şeylere sahip olamayan insanlar vardır. Senin haberin yoktur veya ilgilenmiyorsundur. Haline şükredip az ile yetinirsen senden daha mutlu kimseler olamaz. Mutluluğun az ile yetinmek olduğunu tekrarlayalım. Şuan ki toplumda paranın sözü geçiyor, bu nedenle de karşısındakini kendiyle eş değerde görmek için harcadıklarına ve para gücüne bakıyorlar. Olması gereken bu değildir, fakat birileri bu yolu açtı ve bu yolda ilerliyoruz. Zengin olmanın ve tüm şeylere sahip olmanın sonu gelmeyecektir. Bunun peşinde koşanları tam bir hayal kırıklığı ve mutsuzluk beklemektedir. Bu nedenle az ile yetinmeli ve kanaat etmeli. Kendimizde olmayan şeylerin başkasında olduğuna bakmak yerine halimize şükredip sahip olduklarımızla yetinmeliyiz.
Mutluluğu Çok Şey Sahip Olmada Aramamalı.